Şakrak söz yumaklarına dolanınca parmaklarım, mahûr besteler coşar gönlümde. Gümüşten iğnelerle teyerledim içime her kelimeyi, kimselerden duyma diye. Hangi diliminde yakalar ölüm beni; hasrette mi, usançta mı? bilemem.. bildiğim; o mahûr beste çalarken, sesim su'ya deyer.