Takati çoktur kelimelerin, gönülden ziyade. O zaman mı anlaşılır yoksa beyhudeliği yalanın? Kimbilir, hangi diliminde yakalar ölüm, hasrette mi, usançta mı?
Sinesi yarılmış ise içerdekinin, ne önemi kalır ki kapıda duranın, ya da kaç kez çaldığının?