omuzlarım
kentin amansız,
son dem zamansız
tef seslerinden arındı.
ansızın yankılanan bir ses’le kırıldım: yaşamamışçasına!
çığlığın o bin bir yüzü
elleri sönük artık…
dudaklar…
nar kırılganlığı,
kızıllığı çalınmış
dert derinliğine varmadan önce.
gönlün?
bekleyişlerde savruldu…
devran, diyorum…
aşk’ı başka türlü okuyor
oysa
beklentim
bu değildi…
c / m