Sana bakan yönüyle kalbimin
Yankıda yansıyan hâllerimin
Tariften ırak demlerin
Farkına vardım bugün
Kıyısında gezinirken denizin
Suya yansıyan yönüyle bedenimde
Aksi seda edince yüzünün
İçime mıhlanmış soruyla
Mayhoş tadında söze geldi dil’im
Zarların hepsi mi hileli idi?
İkide bir yüzüme çarpılan bir günah gibisin. Yine de seviyorum seni, aklının eremeyeceği kadar. Kalbime sığmaz oldun. İbrahim Tenekeci
Allah’ım kaderimi sen yazdın sen bilirsin kalbim oyuncak mı ne, ne kolay kırılıyor? Murat Menteş
teslim olma zamanı şimdi..
evet ama teslimiyetle kendi’miz arasında askıda… ,hırpalanıp yıpranıp duruyoruz kadere de aşka da…
mesafe; ölüme bir adım, hayata bir karış
mürsel sönmez dior ki: ve kaderin elindedir tüm hilesiz zarlar..
değil değil oyuncak değil, ama işte..
yine de seviyorum..
Birde onu göremiyorum.. acaba nerdeki şimdi ? Yada bana ne oldugunu biliyormudur?
🙁
bende funya bende..
yoksa zarlar?..
çok dertli gördüm sizi :p kalbimi dolduran sevgiden şikayette neki?ahh moremomoremoM zarlar bencede hileli……
herkes kendi derdine yansın :ko:
aslında sevmeler nasıl olsa …birini sevmeye çalışırken onun içini dışını sözünü özünü yüzünü gözünü apaçık görülebilse herşeyi ozaman yanılma olmaz yanlış sevmeler hiç olmaz 🙂
sevmek ve hata.. zıd gibi görünse de biri diğerinin yankısı adeta..
zebil writes:mayhoş tadındaki soru; farklı yaklaşım ve düşündürücü bir tamlama olmuş… ama eğer siz tadına acıyı layık görmediyseniz, sanırım zarların hepsi hileli değildir. kalbinize sağlık…
ne güzel bir yaklaşım ve yorum., içten teşekkürlerimle..’zebil’ olmuş gönlüme ılık bir meltem gibi esti..sizin de yüreğinize sağlık
mukalleb düşünceler içinde de olsam, ben de size güzel bir gün dilerim 🙂
zebil writes:bu durumda ”bilmukabele” demek en uygunu olur sanırım:) ve güzel bir gün dilerim size…
zebil writes:mukalleb düşünceler? bundan bir şeylerin değişmiş olduğunu mu anlamalıyız? kelimeyle pek tanış çıkmadım sanırım:)
mukalleb = devrilmiş, dağılmış.. 🙂
zebil writes:taşlar şimdi yerinde sağolun… :)umarım devrilmiş düşüncelerinize tez zamanda destek koyarsınız da eskisine benzer bir şekle bürünürler… hoş baktınız olmadı, yormayın kendinizi bırakın tuz buz olsunlar.
onlar kendi halinde şimdi, saat yönünde devranlarını yapıp duruyorlar:)
ritim düşüncelerde 9-8’lik iken, yürek de segah dan ağırçengelin ucunda ki ruhun balansı aritmik!:)
iliştirmek pek eğreti olmaz mı?izninizle ben onları mağrez leyeyim..mağrez = çengelli iğne 🙂
zebil writes:kahyasız bir şekilde başıboş onları.. neme lazım, olur da ritmi şaşırırlarsa çengelin ucunda sizi de sürüklerler. cebinizde tedbiri daima taşıyın:)
zebil writes:zıtlıları çengelinizle bir güzel iliştirmişsiniz kendinize.. hadi hayırlısı:)
zebil writes:hoş o zaman size rast geldiğimizde de çengelinizdekilerle birdiniz. ve önceki halinizden bihaber olmanın verdiği cahil cesaretiyle çengellerin sizde yük durmadığını söyleyebilirim.. siz esintilerinizi yansıtmaya devam edin böylece belki biz de bir iki hal ekleriz üzerimize:)
hemhal olduk desem yeridir.. 🙂
zebil writes:izin ne demek elbette keyif ehli sizsiniz:) ama iliştirmekten ziyade mağrezlemenizden yola çıkarak sizin bu karmaşayı çoktan benimsediğinizi söyleyebilir miyiz ki?
zebil writes:ki zaten işlenen nakışta gerçeklerden öte hayallerdir beğeniyi sağlayan. iyisi mi hazır siz kilidi tutma maharetini göstermişken ötesine kafa yormayalım:)
hak verirsiniz ki, yazılanlar herdaim yaşananlar değildir elbet.. hayalleri gergefte tığ’lamak olarak değerlendirin lütfen.. fütursuz gönlümün coşmasına verin bu sözlerimi biz, bize yanaşana pervasızca kanat çırparız.. adı üstünde mağrez, açın kilidi dökülme an meselesi.. oysa maharet mağrezlenmek değil midir a gözüm?haydaa hallerden hal beğen şimdi..:)
elbette.. yorulmayalım, yormayalımezcümle, bu yorulmak istemediğimizden değildir elbette, dayanağımız liyakat..
zebil writes:pek tabii yorulmayalım,yormayalım:)ziyaret saatini fazlaca uzattım sanırım. makbul olanı daha fazla çiğnemeyip sınıra yakın bir yerde park edeyim en iyisi.. güzel bir gün dilerim..
estağfirullah efendim, o söz size sarfedilmedi zaten, ne haddime? hele ki, ruhumun yankısını bulma sevincinde iken:)
yalın ve ilk hâli ile peki, diyorum.. ama arayı da fazla uzatma malı diye de ekliyorum.. ki, benim sizi bulamayacağımdan hareketle.. eh hadi bunu da söyleyeyim; bu aramak istemediğimden değildir.. attım ipi, tuttunuz mu?:)
zebil writes:alınganlıktan ziyade farkındalıktı benimkisi:) ki ev sahibinden astarını istemek yakışık almaz. sohbet pek hoş, ziyaretimin zamanı bilemediğimden ipin ucu elimizden gitme riskinde.. iyisi mi kaçırmadan yakalayalım:)
zebil writes:tuttum, bir de kaçırmamak adına ucunu ilmek attım bileğime:) ve bugün hava pek hoş, bir süreliğine dışarı çıkıp yüzünüzde rüzgarı hissetmelisiniz, hem belki ipin öteki ucundakini de sürüklersiniz ardınızdan.. iyi günler dilerim:)
sürüklemek ne kelime, şerefle kattım yanıma..işte ılık bir rüzgar esiyor şimdi size doğru, kattım selamımı 🙂
zebil writes:bu akşam saatinde derinden hissettik sağolun:)