Erken uyandım bugün, gözlerimi dikip tavana başladım gördüğüm rüyâ’nın hayr’ına… Rüyâm ile haşır-neşirken, birden aklıma başka birşey geldi; ne âlâka?
Doğrulup yatağımda, başladım karalamaya;
‘’ Bir tadımlık aşk? ‘’ kıvamında bir bilmece sorulsa, cevabı da ‘’ dil ‘’ olsa. Korkarım ki dilden mânâ, sonu acı diye bağlana… Ruh hâlim mâni iken, mâni hâlim dokunan ruha. Dil ki, kem dil’im olsa da parça-parça, kifâyet etmez bunu anlatmaya. Rîhân kokusu denk gelmez bu tad’a.. Rivayet o ki, denk gelmeyecek şarâba; kendimin hakikâti, böylesi beyhude sallanışlarımla,kavuşmaya duyulan özlemi, bu dil ile denk getiremeyeceğim cevaba… Biliyorum; ‘’ kurduğum kelimelerin susamı eksik…’’ sustum…