Kendim, Kendime

Sözcüklerimi birbir toplayıp, ‘’ anlam ‘’ tutukevine hapsettim! Bir süre sonra, ‘’ genel af ‘’ ilan edip, hepsini salıverdim. Neden? – Çünkü, hayatın hengamesini, Sanat’ın dil’inden özür dileyerek, kendi dil’imle ifade etme isteği ağır basmıştı.
Heyhat! Bilmezdim, bilmemişim ve de bilemeyecektim; yazgınız yazı ise yazabileceğinizi, böyleklikle, kopyanın yazgı olacağını… Tarancı nın af’ına sığınırım, ‘’ geç farkettim taş’ın sert olduğunu ‘’ Ne çok isterdim sevgimle örülü kelimeler kurmayı. Ne çok isterdim gül’ü menekşe’ye, sardunya’yı lale’ye denk getirmeyi… Ne çok isterdim olmayı Yahya’ya Kemal, Hamdi’ye Tanpınar, Orhan’a Veli ve daha niceleri… Kalbin zümrüt tepelere özlemi gibi… Kendime gelmem zor olmadı. Biliyorum ki hâlim aç tavuk misali…
Biçare boyun eğip, yalvarmalar denk gelir miydi acep? İlhâm denen muamma ruhuma deyer miydi acep? Avare dolanmalarım dikkat çekerde, ‘’ nedir derdin? ‘’ diye soran olur muydu acep? Beyhûde bakınmalarım aynalara, son bulur muydu acep? Hele ki, avunmalarım satırlara denk gelir miydi acep?
Elhak! Demenin zamanıydı şimdi. ‘’ Herkes haddini bilmeli ‘’ dedim…
Sözcüklerimi salıverdiğim ‘’ anlam ‘’ tutukevini boş bırakıp, ‘’ gönüllü ‘’ girişimi onayladım ‘’ ıslahevi ‘’ ne… Edilen dua pek manidar; ‘’ Allah kurtarsın! ‘’

2 Replies to “Kendim, Kendime”

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *