Başımızın Örtüsü!

Haysiyet, Şeref, Onur ile Bayağı, Pespaye, Kişiliksiz…
Evet, hepsi insanda bulunabilir fakat, bu iki gurubu yanyana yazıp, çapraz ilişkilendirdiğinizde; Şerefli ama pespaye, onurlu ama kişiliksiz, haysiyetli ama bayağı diye tanımlarsanız… E oldu mu? diye sormak ne kadar abes ise, dumur olup susmak bir o kadar abes.
'' İkbâl '' uğruna dersem hafif olacak ama yine de öyle nitelendireyim. Onursuz ve benzeri sıfatları hak edenler, daha düne kadar olmaması yolunda kıyameti koparanlar, bugün, '' pişmiş kelle '' misali asıllarını resmeden bu hâlleri ile sırıtıp arsızca kendilerini sergilemekten gocunmuyorlarsa, en kibar bir deyişle onlara '' yuh! '' olsun.
Karşı cephede ise, hadi içinden vazgeçtik; içleri bilen yalnız Allah tır (cc) Hiç olmasa sana atfedilen ismin hatırına böyle zelil olmasaydın. Ama sana tabiri caiz ise, '' hoşt! '' diyen biri-birilerine, sen hâlâ boynunu uzatıp tasma taktırıyorsan, sana yuh! ki ne yuh!
Ha! sapla samanı karıştırma diyorsanız; saptan süpürge, samandan da yastık oluyor! Süpürün toz olmasın, uyuyun hiç uyanmayın!.. Aman! başınızı örtün de ışık rahatsız etmesin…
*
Gece vakti Hocanın evinden gelen gürültüyü sabah sorarlar: '' Hocam o ne gürültüydü? '' Hoca da, '' kavuğumla cübbem merdivenden düştü '' der. Komşular, '' onların düşmesinden bu kadar gürültü çıkar mı? '' diye sorunca, Hoca noktayı koyar, '' uzatmayın işte! içlerinde ben de vardım… ''
*
Kapayın gözlerinizi, ruhunuza iki söz fısıldayacağım;
Vah başım, Vah örtüm…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *